18 Mayıs 2020 Pazartesi

Stephen Crane - Canavar

                                                         Herkese Merhaba!
                                         Umarım günleriniz güzel geçiyordur.


Bugün okuduğumdan bu yana biraz zaman geçmiş olan bir kitabı yorumlayacağım. Kitap çok fazla mesaj içeriyor. Bu yüzden bahsetmesem olmazdı. Eğer alıntılardan kitapları bulma etkinliğimi okuduysanız orada da bu kitaptan bir pasaj görmüşsünüzdür.
Alıntılardan kitap bulma etkinliğine gider.

Baş karakterimiz aslında Henry Johnson. Kendisi yaşadığı yerde ünlü olan bir doktorun seyisidir. Giyimine çok önem vermektedir. Kendisini kasaba halkına sevdirmeyi ve onları kendine hayran bırakmayı başarmıştır.

(Kitap çok kısa. Yaklaşık 80 sayfa. Bu yüzden özetim birazcık kısa olacak.)



Doktorun oğlu ve Henry çok iyi anlaşmaktadırlar. Derken bir gün doktor ve ailesinin evinde yangın çıkar. Bunu gören Henry, evin içine girerek ev ahalisini yangından kurtarmak ister. Doktor evde değildir, Henry ise doktorun eşini kurtarır. Zavallı kadıncağız, Henry'den çocuğunu evden çıkarmasını ister. Henry, alevlerin her yeri sardığı evin içinde çocuğu bulabilmek için kılı kırk yarar. En sonunda çocuğu bulur. Ancak oracıkta yangının etkisiyle bayılır. İtfaiye ekibi geldikten sonra Henry'yi ve çocuğu evden çıkarırlar. Herkes ikilinin öldüğünü düşünüyordur ancak ikisi de ölmemiştir. Ev yenilenene kadar çocuk ve annesi kalmak üzere uzaktaki bir akrabalarının evine yerleşirler. Bu sırada doktor, Henry ile ilgilenmektedir. Çünkü Henry'nin yüzü yanmış ve yok olmuştur. Doktor, Henry'ye bakması için birisini bulur. Ancak kasabada işler öyle değişir ki, herkes Henry'nin canavar olduğuna inanmaya başlar. Henry'ye bakan aile adeta kafayı yer.

Henry ailenin yanından kaçtığında ise kasaba deyim yerindeyse ayağa kalkar. Onu görenler korkudan hasta olup yatağa düşmektedirler. Henry'den rahatsız olanlar, onu öldürme teklifini başından beri reddedip onun yaşamasını sağlamaya çalışan doktoru toplumdan dışlarlar.

Böylelikle yazar bize asıl canavarın kim olduğunu sorgulatır.


Gerçekten farklı bir kitaptı canavar. Gerek içinde geçen diyaloglar gerek bazı mesajlar bu kitabı diğer kitaplardan farklı kıldı benim gözümde.
Düşüncelerinizi yorumlarda belirtmeyi unutmayın:)

İyi günler diliyorum:)





6 yorum:

  1. Potterhead'ler her yerde:)

    YanıtlaSil
  2. oooo okumadım duymadım ama okurum iyimiş saoool :)

    YanıtlaSil
  3. Okuduğunuz kitapları neye göre seçiyorsunuz merak ettim. Örneğin bu kitabı almaya ve okumaya iten neydi sizi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu soruyu çok beğendim. Aslında yazımın son kısımlarına bu kitabı nasıl bulduğumu yazacaktım ama sonra vazgeçtim. Genelde klasikleri okumayı seviyorum. Ya da genellikle okuyacağım kitapları çevremdekilerin tavsiyelerine göre seçiyorum. Kültleşmiş kitaplar aslında önceliğim oluyor. Herkesin bildiği kitaplar, mesela 1984 gibi. Ama bazen alışılmışın dışına çıkmak istiyorum.Çünkü her kitap hak ettiği değeri görmüyor. O yüzden daha az bilinen, çarpıcı kitaplara göz atıyorum. Örneğin bu kitabı aldığım zaman, kitap bakmak üzere kitapçıya girdiğimde aklımda bir şey yoktu. Kitapları incelemeye başladım. Öncelikle bu kitabın adı dikkatimi çekti. Daha sonra kapağındaki görseli ve arka kapaktaki konusunu inceledim. Ve içimden bir ses bu kitabı almamı söyledi o an. Aslında olay böyle gelişti:)
      Yorumunuz için teşekkür ederim:)

      Sil