Herkese Merhaba!
Daha önce bundan hiç bahsetmiş miydim bilmiyorum ama ben Agatha Christie'yi çok seviyorum. Harika bir yazar. Çok sürükleyici ve şok edici yazıyor. Bugün değineceğim eseri 16.50 Treni.
Elspeth isimli bir kadın bir gün bir yolculuk yapmak üzere bir trene biner. Elspeth'in bindiği tren giderken onlara bir tren daha yetişir ve bu iki tren kısa bir süre için yan yana gider. Bu kısa süre zarfında Elspeth, karşı trenin vagonundaki bir adamın bir kadını boğduğunu ve kadının yere yığıldığını görür. Olanları arkadaşı olan Jane Marple'a anlatır. Marple, harika bir dedektiftir. Vakayı araştırmak ister ancak artık yaşlı olduğundan olay mahallini ve çevresini araştıracak bedensel gücü bulamaz. Böylelikle Lucy Eyelesbarrow isimli zeki ve becerikli bir genç hanımla işbirliği yapar ve cinayeti çözmeye çalışır.
Kitap hakkında en fazla bu kadar bilgi verebilirim, yoksa sürprizi kaçar:)
Şimdi gelelim benim yorumuma^^
Harika bir kitaptı. Müthişti. Bir solukta okudum ancak diğer kitapların aksine bunda katili tahmin edebildim. Ama kafamda ''katil şöyle yapmıştır, bu yüzden yapmıştır'' gibi bir şey kurgulayarak değil de, ''katil bence bu değil, bu da değil, o zaman kesin bu'' gibisinden yaptığım bir sallamasyon sonucu bu kanıya vardığımı sanırım kabul etmeliyim:)
Okurken sıkan bir kitap olduğunu düşünmüyorum. Okuması kolay bir kitap. Anlatımı sade. Eğer canınızın kitap okumak istemediği bir dönemdeyseniz özellikle okuyun derim çünkü keyif veren bir kitap ve bunu okuduktan sonra başka kitaplar da okumak isteyebilirsiniz. Mesela On Küçük Zenci, eğer okumadıysanız kesinlikle bunu da okumalısınız. Hayatımda okuduğum EN ŞOK EDİCİ kitap. Şu ana kadar katili tahmin edebilen kimseyi tanımıyorum, o derece yani!